- Katılım
- 31 Eki 2012
- Mesajlar
- 0
- Beğeniler
- 0
- Eğitim
- Lisans
- Üni
- Kafkas Ünv.
- Bölüm
- İktisat
Yunus ÜRÜN
Malumunuz Türkiyeâde gereğinden fazla İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi var. Niçin gereğinden fazla dediğimi açıklayacağım. Ama önce geçmişe, 1940âlı yıllara gitmek istiyorum. Ankaraâda Mülkiye, yani bugünkü Siyasal Bilgiler Fakültesi⦠Mezun veriyor⦠Ve oranın her bir mezunu devletin yönetim kademesine geliyor. Kaymakam oluyor, Vali oluyor, vs. Hem de o yıllarda bunun için KPSS ya da benzer bir sınav da yok. İşte yüzden Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi bugün hala Mülkiye Okulu yani Yönetim Okulu olarak bilinir.
Peki, zamanla ne oldu? Tıp, Eczacılık ya da Mühendislik Fakültesi açmaya göre çok daha kolay olduğundan mıdır nedir çok sayıda İİBF açıldı ülkemizde. Malum diğerleri için laboratuvar, makine, araç gereç, alet edevat, mikroskop; lam, lamel gerekli⦠Ama İİBF açmak öyle mi? Bir amfi olsun bir de hoca, bitti, başka bir şeye gerek yok.
Bilenler bilir eskiden bankalar, lise mezunu personel istihdam ederdi. Zamanla İİBF sayısı o kadar çoğaldı ki Devletimiz KPSS yapma gereği hissetti. Bankalar ise baktı ki ortalık üniversite mezunu kaynamaya başladı âBen artık lise mezunu değil sadece üniversite mezunu personel istihdam ederim.â demeye başladı. Biraz daha zaman geçince İİBF mezunlarının sayısı daha da arttı ve KPSSâyi kazanmak zorlaştı, bankalar da artık üniversite mezunlarını çeşitli sınavlara tabi tutup da istihdam etmeye başladı, zamanla bankaların bu sınavlarını kazanmak da zorlaştı.
Burada bir parantez açıp İİBF mezunlarının bankalarda çalışmasının abesliğine de değinmek istiyorum. Bankalarda çalışanlara sorun ne mezunudur diye. İçlerinde Kamu Yönetimi mezunu var, Uluslararası İlişkiler mezunu da var. Peki, sormak istiyorum Uluslararası İlişkiler ile Bankacılığın ne alakası var? Sakın alakası var falan demeyin çünkü sözünü ettiğim o Uluslararası İlişkiler mezunu bankada âgişeâ de çalışıyor. Benzer şekilde kamu yönetimi mezununun diplomasında ne yazar bilir misiniz? âKamu Yöneticisiâ yazar. Ve bu âKamu Yöneticisiâ gider bankada âgişeâ de çalışır.
Günümüzde İİBF mezunlarının sayısı 350.000âe (üç yüz elli bin) ulaştı. Kendi deyimleriyle âNATOânun en büyük 3. askeri gücü olacak kadarâ çoğaldılar. Bankalar artık sınav üstüne sınav yapıyor. Kamuda ise uzmanlık sınavı pek farklı değil, hazırlanan yüz kişiden ancak bir ya da iki kişi kazanabiliyor.
Peki, uzmanlık sınavını kazanamayan bir İİBFâli kamuya girerse hangi unvana sahip olur, ne yapar? Cevap basit âGenel İdare Hizmetleriâ sınıfında yer alır, yani kabaca âdüz memur olur, ortaokul mezunu, lise mezunu memurdan da hiçbir artısı olmaz, üstüne bir de çalıştığı kurumda dalga konusu olur.
Bir de âekonomistâ unvanını alabilir ama tüm İİBFâliler değil, sadece iktisat bölümü mezunları. Peki ne işe yarar? Ek göstergesinin 3000 olmasından başka hiçbir işe yaramaz, düz memurla tamamen aynı konumdadır ve aynı haklara sahiptir, görev tanımı bile yoktur.
Gelgelelim İİBFâliler örgütlendi, birbirinden haberdar oldu, memur haber sitelerinde zannetmeyin İİBFâlilerle ilgili haberler kendiliğinden çıktı, o haberlerin çıkması için bu sosyal örgütün önde gelenleri memur haber sitelerine mailler attı.
İyi mi yaptılar? Evet. Ortada bir çarpıklık varsa elbet açığa çıkacaktır bir yerden. 26 Nisanâda Sendikaların da desteği ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde seslerini duyurmak için eylem yapmaya hazırlanan İİBFâlilere ben de naçizane olarak bol şans diliyor ve sorunlarının bir şekilde çözülmesini temenni ediyorum.
Sevgi ve saygılarımlaâ¦
İİBF Hareketi Neyi Anlatıyor? - Memurlar7
İİBF'NİN SESİNİN DUYULMASINA VESİLE OLAN YUNUS ÜRÜN'E ÇOK TEŞEKKÜRLER
Malumunuz Türkiyeâde gereğinden fazla İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi var. Niçin gereğinden fazla dediğimi açıklayacağım. Ama önce geçmişe, 1940âlı yıllara gitmek istiyorum. Ankaraâda Mülkiye, yani bugünkü Siyasal Bilgiler Fakültesi⦠Mezun veriyor⦠Ve oranın her bir mezunu devletin yönetim kademesine geliyor. Kaymakam oluyor, Vali oluyor, vs. Hem de o yıllarda bunun için KPSS ya da benzer bir sınav da yok. İşte yüzden Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi bugün hala Mülkiye Okulu yani Yönetim Okulu olarak bilinir.
Peki, zamanla ne oldu? Tıp, Eczacılık ya da Mühendislik Fakültesi açmaya göre çok daha kolay olduğundan mıdır nedir çok sayıda İİBF açıldı ülkemizde. Malum diğerleri için laboratuvar, makine, araç gereç, alet edevat, mikroskop; lam, lamel gerekli⦠Ama İİBF açmak öyle mi? Bir amfi olsun bir de hoca, bitti, başka bir şeye gerek yok.
Bilenler bilir eskiden bankalar, lise mezunu personel istihdam ederdi. Zamanla İİBF sayısı o kadar çoğaldı ki Devletimiz KPSS yapma gereği hissetti. Bankalar ise baktı ki ortalık üniversite mezunu kaynamaya başladı âBen artık lise mezunu değil sadece üniversite mezunu personel istihdam ederim.â demeye başladı. Biraz daha zaman geçince İİBF mezunlarının sayısı daha da arttı ve KPSSâyi kazanmak zorlaştı, bankalar da artık üniversite mezunlarını çeşitli sınavlara tabi tutup da istihdam etmeye başladı, zamanla bankaların bu sınavlarını kazanmak da zorlaştı.
Burada bir parantez açıp İİBF mezunlarının bankalarda çalışmasının abesliğine de değinmek istiyorum. Bankalarda çalışanlara sorun ne mezunudur diye. İçlerinde Kamu Yönetimi mezunu var, Uluslararası İlişkiler mezunu da var. Peki, sormak istiyorum Uluslararası İlişkiler ile Bankacılığın ne alakası var? Sakın alakası var falan demeyin çünkü sözünü ettiğim o Uluslararası İlişkiler mezunu bankada âgişeâ de çalışıyor. Benzer şekilde kamu yönetimi mezununun diplomasında ne yazar bilir misiniz? âKamu Yöneticisiâ yazar. Ve bu âKamu Yöneticisiâ gider bankada âgişeâ de çalışır.
Günümüzde İİBF mezunlarının sayısı 350.000âe (üç yüz elli bin) ulaştı. Kendi deyimleriyle âNATOânun en büyük 3. askeri gücü olacak kadarâ çoğaldılar. Bankalar artık sınav üstüne sınav yapıyor. Kamuda ise uzmanlık sınavı pek farklı değil, hazırlanan yüz kişiden ancak bir ya da iki kişi kazanabiliyor.
Peki, uzmanlık sınavını kazanamayan bir İİBFâli kamuya girerse hangi unvana sahip olur, ne yapar? Cevap basit âGenel İdare Hizmetleriâ sınıfında yer alır, yani kabaca âdüz memur olur, ortaokul mezunu, lise mezunu memurdan da hiçbir artısı olmaz, üstüne bir de çalıştığı kurumda dalga konusu olur.
Bir de âekonomistâ unvanını alabilir ama tüm İİBFâliler değil, sadece iktisat bölümü mezunları. Peki ne işe yarar? Ek göstergesinin 3000 olmasından başka hiçbir işe yaramaz, düz memurla tamamen aynı konumdadır ve aynı haklara sahiptir, görev tanımı bile yoktur.
Gelgelelim İİBFâliler örgütlendi, birbirinden haberdar oldu, memur haber sitelerinde zannetmeyin İİBFâlilerle ilgili haberler kendiliğinden çıktı, o haberlerin çıkması için bu sosyal örgütün önde gelenleri memur haber sitelerine mailler attı.
İyi mi yaptılar? Evet. Ortada bir çarpıklık varsa elbet açığa çıkacaktır bir yerden. 26 Nisanâda Sendikaların da desteği ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde seslerini duyurmak için eylem yapmaya hazırlanan İİBFâlilere ben de naçizane olarak bol şans diliyor ve sorunlarının bir şekilde çözülmesini temenni ediyorum.
Sevgi ve saygılarımlaâ¦
İİBF Hareketi Neyi Anlatıyor? - Memurlar7
İİBF'NİN SESİNİN DUYULMASINA VESİLE OLAN YUNUS ÜRÜN'E ÇOK TEŞEKKÜRLER